Hint ginsengi olarak da bilinen Ashwagandha’nın botanik adı Whitania Somnifera’dır. Bu bitki Ayurveda’da çeşitli patolojilerin tedavisi için yaygın olarak kullanılmaktadır .
Aktif bileşenleri Ayurvedik Hint tıbbında da bilinir ve eski zamanlardan beri kullanılmaktadır. Gelin bu bitkiyi ve tüm özelliklerini daha yakından tanıyalım.
Özellikleri
Nadir bir isme sahip olan bu bitki, son zamanlarda uykusuzluk ve stresle savaşma yeteneği ile tanınmaya başlandı, ancak bu yazıda daha az bilinen ama çok ilginç başka etkileri olduğunu göreceğiz.
Modern hayat ile birlikte kronik stres bozukluğu yaygındır. birçok insan oldukça güzel bir iş hayatına sahip olmasına rağmen bundan muzdariptir.
Ancak aynı zamanda pek çoğu, işlerinin sadece işleri halletmekten ibaret olmadığının farkında değil. İş de hayat ve mutlulukla ilgili!
Öte yandan stres, ciddi bir sağlık tehlikesi olabilir. Baş ağrıları ve uyku sorunlarına ek olarak, kronik stres genellikle kötü sağlık sonuçlarına yol açan ciddi kimyasal dengesizlikleri tetikler.
Doğu’da geleneksel olarak çay olarak kullanılan Aswhagandha, vücut ve beyin çeşitli faydalar sunar. Örneğin, kan şekeri düzeylerini dengeleme, kortizolü (stres hormonu) düşürmeye, beyin fonksiyonlarını iyileştirmeye ve hatta anksiyete ve depresyon belirtilerini azaltmaya yardımcı olur.
1) Stresi azaltır
Adaptojenler vücuttaki hormonları dengelemek için faydalı olabilmektedir. Strese karşı özellikle Rhoidola Rosea, Ginseng ve Ashwagandha’nın kullanıldığını bilmemiz gerekir. (kaynak)
- 2012 yılında yapılan bir araştırmaya göre, Ashwagandha’nın stresin yan etkilerini azalttığı kanıtlanmıştır. Ashwagandha alan kişilerde daha düşük stres hormon seviyesi [kortizol] görüldü.
- Ashwagandha hem akut hem de kronik streste mükemmel sonuçlar verir. Vücut için tonik görevi görür. Adrenal bezlerin yanı sıra sinir sistemini de güçlendirir. Zihni olduğu kadar ve uyku kalitesini artırır. Ashwagandha’nın bu tarz faydaları kişiler tarafından da belirtilmiştir.
Sekiz hafta boyunca ashwagandha özü alanlar, plasebo alanlara kıyasla algılanan stres hormonu kortizol düzeylerini önemli ölçüde düştü. (kaynak)
Ha, gene ashwagandha alanlarda uyku kalitesi de arttı. Bunun sebebi büyük kronik stresin verdiği problemlerin azalmasından kaynaklıdır. Uykusuzluk ve uyku problemleri büyük oranda stres kaynaklıdır.
“Stres hormonu” olarak bilinen kortizol, stresli uyaranlara yanıt olarak adrenal bezler tarafından pompalanır. Kortizol çok yükseldiğinde, kan şekeri artabilir.
2) Beyin aktivitesini arttırır
Beynimiz kronik stresten, uykusuzluktan ve diğer faktörlerden çabucak etkilenir. Beyin sağlığını güçlendirmek serotonin, melatonin, dopamin, oksitosin gibi hormonların daha iyi çalışmasını sağlar.
Bu hormonların düzgün çalışması, duygu durumu üzerinde olumlu etkilere sahiptir.
- 3 ay boyunca ashwagandha özü alan katılımcıların, plasebo alanlara göre depresyon ve anksiyetede azalma olduğunu buldular. (kaynak)
- 2012 yılında yapılan bir araştırmaya göre, Ashwagandha’nın Alzheimer hastalığının tedavisinde etkili olduğu gösterilmiştir. Ashwagandha’da asetilkolin üretimini geliştirmeye yardımcı olur. Konsantrasyon, düşünme ve hafızayı içeren bilişsel yetenekleri geliştirir.
- Hasar görmüş nöronal hücre parçalarının onarımım teşvik etmeye yardımcı olur ve böylece Alzheimer ve Parkinson gibi yaşa bağlı akıl hastalıkları riskini azaltır. (kaynak)
- Beyin sağlığını korumak için Ashwagandha almaya başlamadan önce doktorunuza danışmadan almayınız.
Ashwagandha’nın hayvanların beyinleri üzerindeki etkilerini inceleyen araştırmalar, bitkinin sinir sistemi tarafından yayılan kimyasal sinyalleri düzenleyerek stresi engellediği belirtiliyor
3) Kanser Önleme
Çevresel toksinler, genetik yatkınlık, sağlıksız beslenme gibi nedenler kanserin altında yatan sebepler olduğu düşünülüyor.
Hayvanlar üzerinde Ashwagandha’nın kanser hücrelerinin apoptozu veya “programlanmış ölümünü” desteklediğini görülüyor.
Sadece bu değil, hücrerin onarım ve yenileme süreçlerini desteklediğini bulunmuş.
Benzer şekilde, Ashwagandha, kanser hücreleri için toksik olan ancak normal hücreler için toksik olmayan reaktif oksijen türleri oluşturur. Bu durum çeşitli yollarla yeni kanser hücrelerinin büyümesini engeller .
Bu arada, araştırmaların çoğu hayvanlar üzerinde yapılmıştır.
- Bileşenleri, kolon kanseri, meme kanseri, lösemi, melanom, akciğer, prostat ve sarkom gibi birçok kanser hücresi türünün büyümesini önlemede “harikalar yaratır”.
- Bununla birlikte, kanser hücrelerine karşı kemoterapi ve radyasyonun etkilerini de arttırır. Ayrıca sağlıklı hücreleri çeşitli kanser tedavilerinden kaynaklanan hasarlardan korur.
Çalışmalar, Ashwagandha’nın kanserin büyümesini önlemeye veya durdurmaya yardımcı olur. Bitki antioksidanlarda yüksektir. Araştırmaların çoğu hayvan denekler veya test tübü yöntemiyle yapıldığı için sınırlıdır.
3) Testosteron Seviyeleri
Erkeklerde testosteron eksikliği büyük problem yaratmaktadır. Testosteron, testislerden salgılanan libido, duygusal durum gibi bir çok noktaya etki eden bir hormondur.
Düşük testosteron iktidarsızlık, beyin sisi, kas gücünde azalma gibi istenmeyen durumlar yaratabilir.
Kronik stresin testosteronu baskıladığını da unutmayın.
2 ay boyunca ashwagandha kullananlarda, testosteron miktarında %14 gibi rakamlarda artış sağlandı.(kaynak)
Bazı erkeklerde sperm kalitesini ve mobilitesini de arttırdığı görülüyor. (kaynak)
Araştırmalardan çıkan sonuca bakılırsa ashwagandha’nın testosteron üzerindeki faydaları umut verici.
Daha İyi Uyku
Uykusuzluk büyük bir problem haline geldi. Son araştırmalar, iyi bir uykunun sağlığa bir çok takviyeden daha önemli olduğunu belirtiyor.
Örneğin melatonin hormonu, uyku hormonu olarak da bilinir. Melatonin eksikliği bir çok kişide erken yaşlanma ve antioksidan kapasitesinde azalma gibi problemler yaratıyor.
2 ay boyunca ashwagandha kullanan kişilerde uyku problemlerinde azalma meydana geliyor.
Uyku hormonu melatonin sağlığımız için çok önemlidir. Ashwagandha kullanmak insanların kaygı düzeylerini azaltıp uyku kalitesini arttırdığı görülmüş
Ashwagandha’nın Özetle Faydaları
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar ve klinik deneyler, ashwagandha’nın tozlar ve kök veya yaprak özleri gibi takviyeleri olduğunu göstermektedir
- Testosteronu Artırabilir
- Sperm sayısını artırarak erkek doğurganlığını artırabilir
- Kan şekerini düşürebilir (kan şekeri seviyeleri)
- Kronik stresi azaltabilir
- Kortizol seviyelerini düşürebilir (stres hormonu)
- Kaygı ve depresyonu azaltabilir
- Enflamasyonu azaltabilir
- Kas kütlesini ve kas gücünü artırabilir
- Kolesterolü düşürmeye yardımcı olabilir
- Uykuyu iyileştirebilir
Strese bağlı hastalıklardan kurtulmak için meditasyon, hipnoz ve bilişsel davranışçı terapi gibi stratejiler de kullanabiliriz.
Örneğin araştırmalar, 8 haftalık meditasyon uygulamasında stres hormonun azaldığı ve kaygı düzeylerinde azalma görülmüştür.
Ashwagandaha, kaygı ve stresi azaltmaya, dinlendirici uykuyu desteklemeye faydaları vardır. Stres ile savaşta nefes egzersizleri ve meditasyon gibi stratejiler de yapabiliriz
Ashwagandha Erkeklerlere Faydalı mıdır?
Klinik araştırmalar, Ashwagandha’nın kadın doğurganlığını ve erkek testosteron düzeylerini iyileştirmede, bel ağrısını azaltmada, enerji düzeylerini artırmada, hafızayı iyileştirmede ve genel refahı iyileştirmede etkili olduğunu bulmuştur.
Ashwagandha dozları
Sizin için doğru doz, ele almak için ashwagandha aldığınız şeye bağlı olabilir. Farklı sağlık sorunlarıyla ilgili araştırmalar, 125 mg ashwagandha özünden 5 g’a kadar değişen dozlarda kullanmıştır ( kaynak ).
Çoğu durumda, ashwagandha dozu bölündü, böylece katılımcılar bitkisel takviyeyi bir kerede almak yerine günde 2-4 kez aldılar. Ancak ashwagandha kökü ekstresi için önerilen belirli bir doz yoktur ( kaynak ).
Yerel sağlık mağazanızın raflarında veya çevrimiçi olarak ortalama bir şirketin takviyelerine bakarsanız, 150 mg – 2 g arasında değişen çok çeşitli günlük önerilen dozlar görürsünüz. Daha düşük miktarlar, belirli bir sağlık sorununu gidermek için birden fazla bileşen kullanan takviyelerde kullanılma eğilimindedir.
Ashwagandha’nın vücut ve zihin için etkili ve güçlü bir ek olduğu gösterilmiştir. Enerjiyi yükseltme, zihinsel uyanıklığı artırma, dayanıklılığı artırma, hastalıklara ve enfeksiyonlara karşı direnci artırma yeteneğine sahiptir.